Agri’da çevrimiçi Seminerler Devam Ediyor

Agri'da çevrimiçi Seminerler Devam Ediyor

çevrimiçi seminerler devam ediyor

27 Kasım 2020 - 09:15

ÇEVRİMİÇİ SEMİNERLER DEVAM EDİYOR

Diyanet İşleri Başkanlığınca ailenin kurulması, korunması ve güçlendirilmesi amacıyla hazırlanan “Sosyal Medyada Aile Eğitimleri” kapsamında Ağrı İl Müftülüğü Aile ve Dini Rehberlik Merkezi tarafından çevrimiçi seminerler düzenleniyor.

Proje kapsamında bu hafta “Kur’an’ı Kerimde Baba Örnekleri” konusuyla düzenlenen çevrimiçi seminerin konuşmacısı, Ağrı İl Müftüsü Tandoğan Topçu oldu.

ADRM koordinatörü Nuri Arslan’ın açılış konuşması sonrası tüm öğretmenlerin 24 Kasım Öğretmenler Gününü kutlayarak sözlerine başlayan İl Müftüsü Topçu, Kur’an’da peygamberlerin evlatlarıyla olan ilişkilerinden örnekler vererek şunları kaydetti: Cenabı Hak buyuruyor ki “Gemi, dağlar gibi dalgalar arasında onları götürüyordu. Nûh, ayrı bir yere çekilmiş olan oğluna, “Yavrucuğum, bizimle beraber sen de bin, inkarcılarla birlikte olma” diye seslendi. O, “Ben, kendimi sudan koruyacak bir dağa sığınacağım” dedi. Nuh, “Bugün Allah’ın rahmet ettikleri hariç, O’nun azabından korunacak hiç kimse yoktur” dedi. Derken aralarına dalga giriverdi de oğlu boğulanlardan oldu.” Görüldüğü gibi Hz. Nuh son ana kadar oğluna yavrucuğum diye hitap etmektedir. Yine Kur’an’ın ifadesiyle “Nuh, Rabbine seslenip şöyle dedi: “Rabbim! Şüphesiz oğlum da ailemdendir. Senin va’din elbette gerçektir. Sen de hükmedenlerin en iyi hükmedenisin. Allah, “Ey Nuh! O, asla senin ailenden değildir. Onun yaptığı, iyi olmayan bir iştir. O hâlde, hakkında hiçbir bilgin olmayan şeyi benden isteme. Ben, sana cahillerden olmamanı öğütlerim” dedi. Şimdi burada asıl üzerinde durulması gereken husus Hz. Nuh’un öz oğlunu Cenabı Hak, Onun ailesinden saymıyor. Çünkü oğlu Allah’ı inkâr etti, babasını yani peygamberi inkâr etti, onlara karşı isyan bayrağını çekti. Bu sebeplerle Cenabı Hak, onun kendi ailesinden olmadığını ifade ediyor. Burada din birliğinin ne kadar önemli olduğunu, din kardeşliğinin bir ana babadan olma kardeşliğinin önüne geçtiğini ayeti kerimeden rahatlıkla anlıyoruz. Bugün de bu mesajları bütün müslümanların çok iyi algılaması lazım. Yani din birliğinin ne demek olduğunu Kur’an’ın evrensel mesajlarının bizlere nasıl bir tesiri olması gerektiğini çok iyi kavrayarak hemen her fırsatta tek yumruk olarak bir ve beraber olmamız gerektiği mesajını da Kur’an bizlere en güzel şekilde vermiş oluyor. Nuh aleyhisselam ve oğlu meselesinde çıkarmamız gereken derslerden birisi de doğru yolda olan bir baba evladının da doğru yola gelmesi için elinden geleni yapmalıdır. Bu uzun bir döneme de yayıla bilir.

Yine Hz. İbrahim’in babasıyla ve oğullarıyla ilişkisi de Kur’an’da yer almıştır. Kur’an’ın ifadesiyle “Hani babasına şöyle demişti: “Babacığım! İşitmeyen, görmeyen ve sana bir faydası olmayan şeylere niçin tapıyorsun? Babacığım! Doğrusu, sana gelmeyen bir ilim bana geldi. Bana uy ki seni doğru yola ileteyim. Babacığım! Şeytana tapma! Çünkü şeytan Rahmân’a isyankâr olmuştur. Babacığım! Doğrusu ben, sana, çok esirgeyici Rahman tarafından bir azabın dokunmasından, böylece şeytana bir dost olmandan korkuyorum.” Görüyoruz ki Hz. İbrahim küfürde olan babasına hiçbir zaman kaba bir ifadede bulunmamıştır. Yani babanın veya annenin kafir olduğu durumda bile onlara seviyesiz şekilde konuşmamak gerektiğini Kur’an’ın ifadesiyle Hz. İbrahim’den öğreniyoruz. Demek ki anne veya baba başka dinden dahi olsa onlara lakap takarak ya da kaba ifadelerle hitap etmemek gerekmektedir. Maalesef günümüzde toplum bu değerlerden uzaklaşmış durumda. Mesela şunu soracak olursak kaçımız çocuklarına yavrucuğum diye hitap ediyor? Ayrıca çocuklarımız bize babacığım ya da anneciğim diye hitap edebiliyor mu? Bunlar çok önemli hususlardır. Çünkü içerisinde şefkatin, merhametin, sevginin, içtenliğin olduğu ifadelerdir. Allah’ın izniyle aile içinde bu ifadeler kullanılırsa bütün olumsuzlukların bertaraf olacağına inanıyorum. Dolayısıyla bizler anne baba olarak Allah’ın lütfu ve nimeti olan evlatlarımızla adabı muaşeret içerisinde bir hayat sürdürerek, onları her zaman önemsediğimizi onlara karşı saygı içerisinde olduğumuzu ifade edeceğiz ki onlarda bize saygı içerisinde olsunlar. Hz. Peygamber kızı Fatma geldiğinde kalkıp karşılar ve yerini verirdi. Bu tavır karşısında bir evlat nasıl babasına saygıda kusur edebilir.

Kur’an’ın genelinde evlat ve ebeveyn ilişkilerinde babacığım ve yavrucuğum ifadeleri mevcuttur ve çocuğun yaşı ne olursa olsun bu ifadeler değişmemiştir. Buda müslümanlar olarak almamız gereken en güzel örneklerdendir. Temenni ederim ki Cenabı Hak herkese evladıyla ve anne babasıyla sevgili, saygılı ifadeler kullanarak güzel ilişkilerle yaşamayı nasip etsin.”

 


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
Isparta'da Yalvaç Ilçe Müftüsü Yaşar’dan Il Müftülüğüne Veda Ziyareti
Isparta'da Yalvaç Ilçe Müftüsü Yaşar’dan Il Müftülüğüne...
Afyonkarahisar Valiliği Vali Yardımcısı Fatih Topuz Beraberindeki Il Müdürleriyle, Il Müftüsü Lütfü Imamoğlu'nu Ziyaret Etti.
Afyonkarahisar Valiliği Vali Yardımcısı Fatih Topuz Beraberindeki...