Bizleri bir kez daha af ve mağfiret mevsimi mübarek Ramazan ayına kavuşturan Rabbimize hamd, Peygamberimiz Hz. Muhammed’e (s.a.s.), âline ve ashabına salât ve selam olsun. Öncelikli olarak bütün halkımızın Ramazan ayını tebrik ediyorum. Rabbim bu mübarek ayın feyzinden ve bereketinden istifade etmeyi hepimize nasip etsin.
Bilindiği üzere Ramazan ayı Hz. Peygamber’in (s.a.s.) ifadesiyle başı rahmet, ortası mağfiret ve sonu günahlardan arınma, istiğfar ve dua iklimidir. Yine Hz. Peygamber’in (s.a.s) ifadesiyle İftar ve sahur vakitleri Ramazan’da duaların kabule şayan olduğu vakitlerdir. Ramazan’ı şerifi onbir ayın sultanı yapan özelliklerden başta geleni, riya ve gösterişten uzak olarak bu ayda müminlere tutmaları gereken orucun farz kılınmış olmasıdır. Aynı zamanda hayat rehberimiz olan Kur’an-ı Kerim’in Peygamberimize (s.a.s) bu ayda nazil olmaya başlaması ve yine Rabbimizin Kur’an-da haber verdiği bin aydan daha faziletli Kadir Gecesi’nin bu ay içerisinde yer almasıdır.
Gerçekten de Ramazan ayının manevî hayatımızda yeri ve önemi oldukça yüksektir. Zira insanoğlunun nefisle mücadelesinde önemli bir yeri olan sabır bizzat bu ayda yaşanarak öğrenilir. Çünkü oruç ibadeti sabrın öğrenilmesinde önceliklikli bir okuldur. Sahabelerden Ubade b. Sâmit (ra.) Ramazan ayının yaklaştığı günlerden birinde Rasulullah’ın (s.a.s.) kendilerine şöyle buyurduğunu nakletmektedir: “Şüphesiz ki Ramazan size bereketiyle geldi. Allah bu ayda sizi zengin kılar, bundan dolayı sizlere rahmet indirir, hatalarınızı siler, yok eder, bu ayda kendisine yapılan duaları kabul eder. Allah Teâlâ sizin (Ramazan ayındaki ibadet ve hayır konusunda) birbirinizle yarış etmenize bakar ve meleklerine karşı sizinle övünür. O hâlde sizlerde iyilik ve hayırdan yana Allah Teâlâ’ya kendinizi gösterin. Ramazan ayında Allah’ın (c.c.) rahmetinden kendisini mahrum eden kimse talihsiz, bedbaht kimsedir.” (Heysemî, Mecmeu’z-Zevâid, III, 344) Bu beyan aynı zamanda bizlere geçmişte işlenen hata ve günahlar için Ramazan ayında yapılacak pişmanlık ve af dilenmenin, ahirette elde edilecek karşılığının diğer zamanlardan daha kolay olacağı fırsatını müjdeler.
Peygamber Efendimiz (sav): “Kim, faziletine inanarak ve karşılığını Allah’tan (c.c.) bekleyerek ramazan orucunu tutarsa, geçmiş günahları bağışlanır.” (Buhârî, Savm 6) buyurarak, bizlere samimiyetle ve sevabını Allah’tan (c.c.) bekleyerek tutacağımız oruçların insanın maddi ve manevi günahlardan koruyacağını haber vermiştir. Evet; Ramazan ayı ve bu ayda tutulan oruçlar, yatsı namazlarıyla birlikte kılınan teravih namazları, verilen zekât fitre, ve sair infaklarımızla; ferdî-ailevî ve toplumsal huzurun temin edilmesine yani diğer bir ifadeyle birlik beraberliğimize muazzam bir katkı sağlamaktadır. Yüce Rabbimize hamd olsun ki Ramazan ayını bu sene camilerimize ve iftar sofralarımıza kavuşmuş olarak ihya edeceğiz. Tabi sağlık noktasında tedbirlerimizi alarak camilerimizde teravih namazlarımızı kılacağız, camilerimizde okunan mukabelelere iştirak edeceğiz ve sevdiklerimizle yine iftar sofralarında bir araya geleceğiz. Ramazan bereketiyle gelir, toplumsal beraberliğe fırsatlar sunar. Ramazan ayında karşımıza akşam iftar sofralarımızla birlikte fakirlere hayır hasenat olarak yapacağımız çeşitli iyilik kapıları açılır. Öncelikle olarak 2019 yılında ki düzenlediğimiz iftar programlarına teveccüh gösteren herkese şükranlarımı arz ediyorum. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) bizlere “Bir oruçluya iftar veren, o kişinin sevabı kadar mükafat elde eder. Oruçlunun sevabından da hiçbir şey eksilmez.” (Tirmizî, Savm, 82) buyurmaktadır. Bir öğrenci için iftar bedeli ise 50 TL olarak belirlendi. İhtiyaç sahibi öğrencilerimiz ile hayır sahipleri arasında ki gönül köprüsüne vesile olmaktan dolayı Rabbimize hamd ediyoruz. Biz de hadiste zikredilen bu hayra vesile olmak arzusu ile bu sene; ihtiyaç sahibi kız ve erkek öğrencilerimize Ahmet Yesevi Camii karşısında yer alan Erkek Gençlik Merkezinde ve Mehmet Akif Ersoy Camii altında ki Kız Gençlik Merkezinde Ramazan ayı boyunca her akşam iftar yemeği ikram edeceğiz. Pandemi sebebiyle 2 yıldır kuramadığımız bu sofralara katkıda bulunmak isteyen kardeşlerimizi İl Müftülüğümüzün birinci katında bulunan Türkiye Diyanet Vakfı Çankırı Şubemize ve cami görevlilerimizle iletişim kurmaya davet ediyoruz.
Ramazanda yerine getirdiğimiz; zekât, fitre ve sadakalar birer mali ibadettir. Bu sene asgari fitre miktarı Diyanet İşleri Başkanlığımızca 40 TL olarak belirlendi. Değerli Kardeşlerim, Mali ibadetler şahsen eda edilebildiği gibi vekâlet yoluyla da eda edilebilir. Diyanet İşleri Başkanlığımızın bünyesinde bu yıl kurulan Zekât Hizmetleri Daire Başkanlığı sizlerin bize emaneti olan zekât ve hayırları daha organize ve verimli bir şekilde ihtiyaç sahiplerine ulaştırmayı hedeflemektedir. Bu bakımdan zekât ve fitrelerinizi bizlere güvenle emanet edebilirsiniz. Ayrıca zekat ve fitreler için Vakfımızın Kuveyt Türk Çankırı Şubesinde bulunan hesaba bağışlarını da yatırabilirler.
Çankırı İl Müftülüğü, Ramazan ayı faaliyetleri kapsamında; camilerimizde mukabeleler okunacak, vaaz ve irşat programları düzenlenecek, İl Müftülüğümüz sosyal medya hesapları üzerinden bilgilendirici programlar yapılacaktır. Önceki yıllar da olduğu gibi 99,5 frekansından yayın yapan Radyo Neşe ile Ramazan ayı boyunca siz değerli halkımızın evlerine konuk olacağız. Ramazan boyunca her akşam iftardan önce başta şahsım, İl Müftü yardımcılarımız il vaiz ve vaizelerimiz de cami ve çeşitli kurslarımızda yapacağı sohbetlerle Ramazanın bu manevi ikliminden faydalanmamıza katkıda bulunacaktır.
Son olarak Ramazan ayının, yeryüzüne inen rahmet ve bereket kaynağı yağmur misali bizleri her türlü hata ve kusurlarımızdan temizlenmeye, olgun ve kamil bir mümin olmamıza vesile kılması temennisiyle, tüm Çankırılı hemşehrilerimin Ramazanı şeriflerinin hayırlı ve bereketli olmasını Yüce Rabbimden niyaz ediyorum.