TRT Erzurum Radyosunun canlı yayın konuğu olan İl Müftümüz Dr. İrfan Açık bağışlamak, affetmek ve iyilik yapmamın önemi hakkında konuşma yaptı.
Konuşmasında Kur’an-ı Kerim ve Peygamber Efendimizin hayatından örnekler veren Müftü Dr. İrfan Açık “İnsanları bağışlamak aslında ne hataları görmezden gelmek ve kabullenmek ne de gururunu ayaklar altına almaktır. Hataları affetmek kötülüğe kötülük, öfkeye şiddet, kine kin eklemeyi reddetmektir.
Affetmek demek silmek demektir. Kini, intikamı,hırsı silmek. Suç ve hataları bağışlamak onları ortadan kaldırmaz; ancak öfke ve husumeti ortadan kaldırır. Kusur ve kabahatleri affetmek belki onları unutturmaz ama nefret ve intikamın izini siler.
Ne kadar manidardır ki “bağışlamak” kelimesi dilimizde “affetmek” anlamına geldiği gibi “karşılık gözetmeden vermek” anlamına da gelir. Bağışlamak, bir bakıma bağışta bulunmaktır.”
Konuşmasının devamında iyilik yapmamın önemine vurgu yapan Dr. İrfan Açık ”Davranışları sevaba dönüştüren onun niceliği değil niteliğidir. Ameli sevaba çeviren öncelikle niyettir. Allah'ın rızasını ve sevgisini elde etmektir. Bu vesileyle hiçbir iyilik küçük görülmemelidir. Basit gibi görünen ancak geçmiş günahlarımızın silinmesine vesile olan nice davranışlar vardır. Bir hayvana su vermek, gelip geçene rahatsızlık veren yoldaki bir taşı veya çöpü alıp kenara koymak ebedi mutluluğun kapılarını açmaya vesile olabilecek davranışlardır. Hasta ziyareti meleğin ”İyilik ettin! Attığın adımlar hayırlı olsun, cennette bir yerin yuvan olsun” muştusuyla karşılık bulabilir. Tatlı bir söz cehennem ateşini söndürebilir, bir güler yüz sevap hanesine artı olarak kaydedilebilir.
İyi ve kötünün belirlenmesinde temel ölçüt Allah ve Resulünün bu konularla ilgili açık beyanları ve ortaya koydukları ilkelerdir. Bunların yanı sıra kişinin aklı ve vicdanıdır.
Allah'ın hoşnutluğunu ve sevgisini kazanmak ebedi alemde sonsuz huzura ve sınırsız nimetlere kavuşmaktır. Sevabı-günahı, helali-haramı, iyiliği-kötülüğü v.b temel kavramları toplumsal yapımızın merkezine taşımalıyız. Bireylerin öncelikle kendilerini kontrol ederek sevaba, iyiliğe odaklanmış ve günaha, kötüye sırtını dönmüş bir hayat için çabaladıkları toplum elbette huzur ve güvene kavuşacaktır.” dedi.
